Gazeteci Fakir Yılmaz ile Gazeteci Özlem Şeyma YHılmaz'ın birlikte hazırlayıp, her pazar günleri saat: 14.00'da TEMPO TV'de Sundukları Canlı Yayın Programı
Her Pazar günü saat:14.00'da


Mevcut başkanın karşısında aday olan Ömer Yılmaz ile Özmen Demir'in bir araya gelmesinin daha iyi olacağına işaret ederek adaylıktan çekildiğini belirten Hancıoğlu'nun 'At izi, İt izine karıştı' diyerek ele aldığı çekilme yazısında partisi AK Partinin içinde yaşananlara da üstü kapalı yollamalarda bulunması dikkat çekti.
Ardahan eski İl başkanı ve eski İl Genel Meclis Üyesi Hancıoğlu'nun kendisiyle birlikte bu kararı verenlere de danışmadan bir anda ATSO'nun başkan adaylığından çekildiğiyle ilgili yazılı açıklaması aynen şöyle;
ARDAHAN TİCARET VE SANAYİ ODASI SEÇİME GİDİYOR
BENİM KARARIM VE TEMENNİM
Saygı değer Ardahanlı hemşerilerim, sıradanlaşmış bir söylem var ya; at izi it izine karışmış, tam da Ardahan ATSO seçimi için kullanacağımız bir tabirdir, çok garip; CHP liler Ak Partili lere çalışıyor, AK partililer ise CHP üyesine ve CHP nin her toplantısına istisnasız katılım sağlayan ve CHP nin seçim arabasına çıkan bir kişiyi destekliyor. Bana göre bu ne demektir, kelimenin tam anlamıyla hainliktir, hiçbir vasfı hiçbir siyasi karşılığı olmayan tamamen Recep Tayyip ERDOĞAN'ın rüzgarıyla siyasetin zirvesinde dolaşan sözde Ak Partililer partileri olan Ak partili bir tane sivil toplum örgütü başkanı seçilmesi için bırakın yardımcı olmayı haince mevcut CHP üyesi bir şahsın seçilmesi için elinden gelen desteği sunmaktalar, bunun izahı sadece ve sadece hainlik ve vefasızlıktır,(ne demek “Çeto başkan iyidir onu destekleyelim “bu söylem Ak partinin üst düzey siyasilerine yakışır mı,o makam ve mevkilere kendi gücünüzle mi geldiğinizi zannediyorsunuz kendi gücünüz ve isminizle muhtar bile olamazsınız, ama bunların hesabı burada sorulmazsa ahirette sorulacaktır bilesiniz .
Sonuç olarak bu kadar vefasız ve bencil düşünceler içerisinde olan hakim bir kesimden dolayı önümüzdeki ATSO seçimindeki adaylığımı partimin ve memleketimin geleceğini düşündüğümden dolayı, ve aynı zamanda mevcut yönetimin, basiretsizliğinin ve yetersizliğinin sonlandırılıp yeni bir yönetimin seçilmesinin önünü açmak için, bu süreçteki adaylığımdan çekiliyorum, çekilmemin amacı Partim olan Ak partinin bölünmüşlüğünü ortadan kaldırmak genç ve dinamik her iki arkadaşımın başarılı olmaları için bir damla su taşımak, ve gerçekten mevcut yönetim çok başarısız kesinlikle yenilenmesi lazım, bu memleketimiz için lazım, gelecek nesillerimiz için lazım.
Hal böyleyken bu sürecin hayırlı ve faydalı bir şekilde sonuçlanması için benim adaylıktan çekilmem yetmeyebilir, çünkü Ak partili siyasiler küçük olsun benim olsun şiarıyla sivil toplum örgütlerini partililerinin kazanmasını net bir şekilde istemiyorlar, dolayısıyla her iki aday arkadaşımın kesinlikle güç birliği yapması gerekiyor bu da benim onlardan özellikle ricamdır Benim kararım ve temennim bu noktadadır herkesi saygı ve sevgiyle selamlıyorum.
Suat HANCIOĞLU


Mevcut başkanının aday olmayacağı ileri sürülen Ardahan Ticaret ve Sanayi Odası ve Ardahan Barosu'na aday olanlar delegelerden oy alma yarışına girdiler.
Suat Hancıoğlu, Ömer Yılmaz ve Özmen Demir'in yanı sıra nabız ölçtüğü öğrenilen Yılmaz Özer'in Ardahan Ticaret ve Sanayi Odası seçimin yanında Ardahan Barosu da seçime gidiyor.
Ardahan'ın önemli avukatlarından olan Avukat Ahmet Yılmaz'ın adaylığını açıkladığı Ardahan Barosu da Ekim ayında seçime gidecek.
Ardahan’da 32 yıldır Avukatlık yapan Ahmet Yavuz Yılmaz Ardahan Baro Başkanlığına aday olduğunu açıkladı.
Avukat Ahmet Yavuz Yılmaz adaylığı ile ilgili şu açıklamayı yaptı;
-04.jpg)

1990 yılından bu yana aktif olarak bu mesleği icra eden bir avukat olarak ve 2021yılında Türkiye Barolar Birliği delegeliği ile başlayan kurumsal görev sürecimin sonunda; Avukatlık Kanununun 82. Maddesi uyarınca Ekim ayında yapılacak olan Genel Kurulunda, farklılıklarımızı sorun değil, zenginlik olarak gören bir anlayışla, hiçbir ayırım gözetmeden, öncelikle mesleğimize, meslektaşlarımıza ve özellikle Ardahan Barosuna hizmet düşüncesiyle, en büyük hayalimiz olan adil, bağımsız ve demokrat yargıya, olan inancımla, asıl görevimiz olan savunmanın kalesini savunmak, mesleğimizin onurunu yüceltmek, hiç kimseye biat etmeden, kimseden talimat almadan, cübbemizin değerini arttırmak, cübbemizde düğme arayanlara inat, meslektaşlarımız ile birlik, beraberlik ve dayanışmayı sağlayarak, meslektaşlarımızın tecrübelerinden faydalanmak, genç meslektaşlarımızın baromuza olan güvenini arttırmak, katkılarını sağlamak, sorunlarımızın farkında ve bizzat yaşayan bir meslektaşınız olarak, çözüm önerilerim, projelerim geçmiş dönemlerdeki tecrübelerim ve enerjimle; Mücadelemizde tüm meslektaşlarımız ile omuz omuza yer almak, tüm meslektaşlarım ile birlikte hakkı ve hukuku sağlamak, her bir meslektaşımın derdi ile dertlenmek, sevinçlerine ortak olmak amacıyla, görevlerin geçici, emeklerin kalıcı olduğunun bilinciyle; Ardahan Barosu başkanlığına adayım.
Takdir, görevini yaparken kimseye ne müvekkile ne yargıca ne de iktidara tabi olmayan, aşağısında kişilerin varlığı iddiası bulunmayan, hiçbir hiyerarşik üst de tanımayan siz değerli meslektaşlarıma ait olmak üzere yüce genel kurulumuzundur.
Emek ve Dayanışma ile, Saygılarımla”

Bakkal ruhsatı ile müteahhitlik.
Ardahan Valiliği, Ardahan Savcılığı ve Defterdarının olduğu binanın yanı başından geçen ana yolun ortasına binalar dikilen Ardahan'da en çok vergiyi veren ilk 100 arasında 8. olan biri olarak dikkatimi çeken önemli bir nokta var. O da bu kentte zengin diye görünenlerin son beş yıldır bir taşın üzerine taş koymazken yeni zenginlerin ortaya çıkmasıdır. Ki bu zenginlerin başında gelenler de Yap Sat modeli ile yapılan binaların sahipleridir.
Kent İmar Planı'na uyulmadan gelişi güzel yapıldığı ileri sürülen onca binadan elde ettikleri paralarla bir hayli zenginleştikleri bu kişilerin başarısını kıskanmak değil amacımız, aksine yıllardır özlemini çektiğimiz önemli bir şey olduğunu baştan belirtelim.
Çünkü kamuoyun da varyemezler olarak bilinen bu kişilerin yastık altında biriktirdikleri paraları Ardahan'da yatırıma çevirmelerinin en çok bizi sevindirdiği de bilinmelidir.
Ancak bunca binayı yapıp, Yapsat modeli ile satanların kazançlarının da şeffaf olması ve ne kadar vergi verdiklerini de bilmek benim ve herkesin hakkı olmalıdır.
Çünkü bu ülkede ve inandığımız dinin emri gereği bir insanın kazancının bir bölümünü vergi olarak vermesinin şart olduğu belirtilir.
Ki o vergi verilirken de bakkal ruhsatı ile değil müteahhitlik ruhsatı ile vermesidir. İşte bizim de merakımız bundandır.
Konuya bakacak olan da Defterdarlık ve Vergi Dairesidir..
**Vergi Denetmeni Yokmuş..
Bu yazıyı ele aldığım ve 'Bakkal ruhsatı ile müteahhitlik' başlıklı yazımın ardından gelen tebriklerin ardı sıra burun kıvırtıp, kızanlarda olmadı değil..
Ardahan'da en çok vergi verenler sıralamasında ilk 100'de ilk 10'da olan biri olarak ele aldığım bu yazım ardından vergi dairesinin tepkisini de merak ettim. Ve kendim bizzat gidip, yazdıklarımın bu kurumda nasıl bir etki yaptığına da baktım.
Çünkü son 5 yıl içinde mantar gibi art arda biten ve en az 280 ila 350 bin TL. arasında peynir ekmek gibi satılan konutları yapanların vergilerle ayakta kaldığı ileri sürülen bu devlete ne kadar vergi verdiğini bilmek istemek, şu yoksul Ardahan'da 17 sigortalı çalıştıran ve en çok vergi veren biri olarak merak etmek en tabi hakkımdı.
Ancak birçok yazımız gibi 'Bakkal ruhsatı ile müteahhitlik' başlıklı yazımında konuyla ilgili kurumca sadece okunduğu ve 'Evet haklı yazmışsın, güzel yazmışsın' denilip, kenara konulduğunu görmenin üzüntüsünü yaşadım.
Bu durumun yaşanmasına neden olan ise benim gibi bu durumu merak edip, araştırması gereken Vergi Dairesi'nde vergi denetmelerinin olmadığı yönünde bir cevap almamdı.
Ve bu ülke' de bir şeylerin ters gittiğinin açık bir örneği olan bu durum karşısında bana sadece şaşmak kalırken, seçim öncesi yine ortaya atılan 'müjde' twitleri yeni yaptırılacak denen TOKİ konutlarının da daha önce olduğu gibi yine bu bakkal müteahhitlerce alındığını duyuyordum.
.jpg)

*oto Kurbani Demir/Göle
Sokak köpeklerinin cirit attığı 70'li yılların vazgeçilmez taşıma araçları Kaşkaların hala kullanıldığı Göle'nin geliştiğini ileri süren Göleli siyasiler ve onlara yakın facebokk habercileri Ardahan merkez ve diğer ilçelerinde olduğu gibi Göle'de var olan sorunları kulak ardı etmeye devam ediyor.**POSOF, HANAK VE ÇILDIR'DAN SONRA GÖLE..
Durançam Sulama Barajı İnşaatı Başladı..
**Şimdi de Göle'ye HES!..
*04/04'017 Tarihli Haber
Ardahan'ın Göle İlçesine bağlı Köprülü(Goaveng) Beldesi'nde geçen yıl Durançam Sulama Barajı yapım ihalesini alan firma, 2 Nisan 2017 Pazar günü iş makinaları ve harfiyat kamyonlarını Durançam Köyüne getirerek Durançam Barajı için çalışmalarına başladı.
Devlet Su İşleri tarafından, Ardahan İli Göle İlçesi Köprülü Beldesi Durançam köyü içerisinden geçen Batı Kür çayı üzerinde yapımına başlanılan Durançam Sulama Barajı İnşaatı İşi’nin sözleşmesi 31 Ağustos 2016 tarihinde imzalanmıştı. Durançam Barajı’nın silindirle sıkıştırılmış beton dolgu olarak inşa edileceği belirtildi.
Devlet Su İşleri yetkilileri daha önce yaptıkları açıklamada ''Baraj sulama ve enerji amaçlı olup, proje tamamlandığında 75 bin 870 dekar alan sulanacak. Baraj; temelden yüksekliği 22 metre olarak inşa edilecek. Ayrıca nehir suyunun mansaba aktarma tüneli sonunda 41.10 metre düşüsünde 3720 KW gücünde, yıllık ortalama 5,12 GWh enerji üretilecek'' diye açıklama yapmıştılar.
Haber / Erkan Sarıkaya
**ARDAHAN DERELERİ HESLEŞİYOR..
**12/04/2015 Tarihli Haber
Tüm yurtta olduğu gibi Ardahan’da da ard arda yapılmaya devam eden Hidro Elektrik Santrallerinin bir yenisi de Hanak’ta yapılacak.
Posof'un derelerini kurutp, Alabalıkları, Yeşili Ormanlarını yok eden, Çıldır'ın ve Kura Nehrini yatağını altüst eden HES'lerin bir yenisi de Hanak Çayı üzerinde yapılacak.
Ardahan İli Hanak ilçesi Avcılar ve Koyunpınarı (Saskara) köyü, Burmadere, Çayağzı ve diğer mahalle ve köyleri de yakından ilgilendiren Hanak çayı üzerinde yapılması planlanan HES projesi durdurulsun kampanyası başlatıldı.
Köylülerin karşı çıktığı, Hanak’ın CHP’li Belediye Başkanının ‘Gaz alma’ yöntemleri ile orta da durduğu görülen Hanak’ta ki HES için bilgilendirme toplantısına katılan vatandaşlar bölgede HES istemediklerini belirtterek bu yönde bir kampanya başlattılar.
Bölgenin tarım ve hayvancılığına darbe vuracağından, yaşam alanlarımızın daralacağından, çevre ve ekolojik dengenin bozulacağından ve en önemlisi ileriye dönük, Ortadoğu da yaşanacak olan su sıkıntıları da dikkate alındığında, elimizde var olan su kaynaklarını korumalı, bu ve bunun gibi kapitalizm eseri projelere kanıp,satmamalıyız...’ diye bölge köylüleri, ‘Son ırmak kuruduğunda, son ağaç yok olduğunda, son balık öldüğünde, insanoğlu; paranın yenmeyecek bişey olduğunu anlayacaktır...’ Kızılderi atasöz ile tamamladıkları HES’e karşı kampanyaya tüm Ardahanlıların katılmasını istediler.
Evet desem inanacak mısınız ki?
Fakir Yılmaz Yazıyorsam Sebebi Var | |
fakiryilmaz323@hotmail.com
|
YORUM YAZ