Ülkede yaşanan ekonomik kriz derin yoksulluğu beraberinde getirdi.
Gıda fiyatlarının yanı sıra elektrik ve doğal gazda yaşanan fahiş zamlar vatandaşları çileden çıkardı. Ekonomideki gidişat vatandaşın canını sıkıyor. Öte yandan ülkenin dört bir yanında da vatandaşlar evlerine ve iş yerlerine gelen faturalara isyan ediyor.
Asgari ücretle çalışan milyonlarca insan yaşanan ekonomik kriz ile inim imim inliyor.
Hükümet tarafından atılan adımlar, yapılan sözde reformlar düğmenin gömleği yanlış iliklendiği için hiçbir işe yaramıyor.
Kira, faturalar, borçlar, işsizlik derken insanlar artık patlama noktasına geldi. Koltuğu kaybetmeme uğruna erken seçimden de kaçan iktidar ve küçük ortağına halkın öfkesi her geçen gün daha da büyüyor.
Halkın yükselen tepkisini aşağı çekmek için yöneticilerin yaptığı açıklamalar, çalışanları oyalamaktan başka bir işe yaramıyor.
Bu yıl yeni vergi olmayacağını ve mevcut vergilerde de artış yapılmayacağını söyleyen Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, ‘‘Bu yıl yeni bir vergi veya vergi artışı öngörmüyoruz. Memur maaşlarında Temmuzda yüzde 40 artış öngörüyoruz. Emekli aylıklarındaki artışı da yüzde 40 olarak öngörüyoruz” demesine rağmen Ağustos ayına girdik, hala ortada bir şey yok… Sahte umut söylemleri halkı oyalamaktan başka bir işe yaramıyor. Dedikleri maaş artışlarını yapsalar da her gün artan zamlar karşısında sorunun çözülmeyeceği kanaatindeyiz.
Asgari ücrete zaman zaman yapılacak zamlar çözüm değil…
Bu sorunu çözmenin yolu devletin bir ücret politikası olmalıdır. Hangi parti iktidar olursa olsun bu ücret politikasını uygulamak zorunda olmalıdır. Asgari ücret politikası cumhurbaşkanı maaşı ile orantılı artırılmalıdır.
Daha açık konuşmak gerekirse, devletin bir ücret politikası olmalı, gelen iktidar da buna uymalı…