Milliyetçiliği ayaklarının altına alan bir liderin yönettiği AKP iktidarının uygulamaları ile topraklarımız satılarak adeta birilerine peşkeş çekiliyor.

Ülke elden gidiyor…

Milliyetçiliği ayaklarının altına alan bir liderin yönettiği AKP iktidarının uygulamaları ile topraklarımız satılarak adeta birilerine peşkeş çekiliyor.

Kimseler bu duruma neden ses çıkarmıyor?

Neden bu sessizlik, neden bunca duyarsızlık?

Size sormak isterim, memlekette bu kadar milliyetçi, yurtsever, vatansever, ulusalcı vesaire varken hiç bu sorunu dile getirdiklerini gördünüz mü? Habire “bir karış toprak için, bir çakıl taşı için savaşırız” sloganı atarız ama 18 bin metrekare toprak satıldı ses çıkaran yok. Bu sorun hemen hemen hiçbir partinin gündeminde yer almıyor. Adet yerinde bulunsun diye iki laf ediliyor hepsi o kadar.

Unutmayalım yabancılara toprak satmak, ikinci Filistin olayını yaşamaktır.

“Uyum Yasaları” gereği denilerek yabancılara Anadolu’dan toprak satmaya kalkışmak, Avrupalı emperyalist devletlerinin 1918-1923 yıllarında İstiklal Harbi ile işgal edemedikleri topraklarımızı yeniden tank, tüfek kullanmadan basiretsiz siyasilerin de destekleriyle ülke işgal edilmektedir.

Üstelik Anadolu topraklarının jeopolitik, teolojik ve ideolojik özellikleri de gayrimenkul satışlarını kaldıramaz. Jeopolitik açıdan, Anadolu toprakları, süper güçlerin bu güce ulaşmak için üzerinden geçmek, üzerinde hâkimiyet –nüfuz kurmak tarihi vetiresi yanında, Hristiyan ve Yahudi dünyası için de bu toprakların “Kutsal Topraklar”, ”Vaat Edilmiş Topraklar” olmaları da onları süratle toprak satın almaya sevk edecektir. Tıpkı Siyonist Yahudilerin “Vaat Edilmiş Toprak Filistin” de yerleşik Araplara büyük paralar vermek suretiyle topraklarını satın alarak 1948’de “Küçük İsrail’i kurdukları gibi bir veya birkaç çeşit projeksiyon planı bu sefer de kendisini Anadolu toprakları üzerinde gösterecektir. Küçük İsrail’in hedefi, “Nil’den Fırat’a” “Büyük İsrail” olmaktır. Bu bakımdan Harran Ovası (Güneydoğu Anadolu Bölgesi- Atatürk barajının sulayacağı GAP bölgesi) onun ilgi alanı içindedir. “Türkiye’nin Ayştaynı” denilen Prof. Dr. Oktay Sinanoğlu vefat etmeden birkaç yıl önce , İsrail GAP’ı taşeron kullanarak tamamen satın aldı” demesi üzerine o zaman “İşte şimdi ikinci bir Filistin yaratıldı” demiştim. Genel anlamda, yabancılara toprak satmak ikinci Filistin olayını yaşamaktır.

Teolojik sebeplerden olarak Anadolu toprakları Hristiyanlar için de Hristiyanlığın dünyaya ilk yayılmaya başladığı topraklar olması sebebiyle “Kutsal Topraklar” dır. Günümüzün papası da bunu böyle ilan etmiştir. Tarih boyunca hep Kudüs’e Avrupa’nın Hristiyanların “Hac Yolu” Anadolu toprakları üzerinden geçer.

Topraklarımıza yönelik 4 büyük tehlike karşısında, bunları ortadan kaldıracak gerekli tedbirleri alamazsak, bütçemizden milyarlar harcayarak sınırlarımızda bir milyon asker beslemeye lüzum yoktur. Çünkü ülkemiz bir çeşit bilerek veya bilmeyerek içeriden yok edilmeye ve fethedilmeye çalışılmaktadır. İşte “Topraklarımız Satılıyor, Ülke Elden Gidiyor?” derken bunu vurgulamak istiyoruz. Bütün vatanseverlerimizi topraklarımızı korumak kararlılığı içinde bulunmaya çağırıyoruz.