Doğu’da 90’lara dönüş manzaralarının yeniden yaşandığı şu günlerde başta ege bölgesinde olmak üzere batıda da istenmeyen olaylar yaşanıyor..
Her şehit haberi ardından yıllardır komşu olduğu, kardaş dediği, kız alıp, verdiği, et tırnağız dediği doğuluya düşman kesilen batılı alttan alta diş bilemeye devam ediyor..
Belkide ya sabır deyip, bugün yapmıyor, yarına da hazırlanarak..
Evet doğuda yaşanan her çatışma batıda kırılmalara, sarsıntılara neden olduğu şu günlerde PKK’lı olduğu söylenen bir kadın önce öldürülüyor, sonra da çırıl çıplak cadde ortasına atılıyor..
Gerçi aynı manzarayı daha önce 6-7 Eylül olaylarında Esenyurt’ta da görmemiş miydik?..
Doğulu bir genç öldüresiye dövülüp, çırıl, çıplak caddeye atılmamışmıydı? Ve oda ‘Biz kardeşiz’ denilenlerden değil miydi?
İşte son günlerde yeniden yaşanan ve insanlığı ayaklar altına alındığı bir ülkede oralı olmayan, ben Kürt değilim deyip, batıda ki Türk’e yaranmak için Kürde demediğini bırakmayan doğulu sen sanıyor musun ki Allah göstermesin yaşanacak bir iç çatışmada İstanbul’un en güzel semtlerinde kalıp, en büyük işlerle para kazanmaya devam edeceksin..
Sen sanıyor musun ki o üç kızı yetim bırakılan komiserin yakınları sana sen değil onlar yaptı diyecek?Sen sanıyor musun ki benim anam gibi giydiği orlun kazakla oğlunun peşinde o sıcakta, o göz yaşları için de ağlayan ananın seninle ekmeğini paylaşacağını..
Ve sen sanıyor musun ki bu ülkede yaşanabilecek bir toplumsal olayda canının, camının kırılmayacağını?..
İşe bu nedenle doğulu-batılı demeden, dedirtmeden, Türk-Kürt ayrımı yapmadan yaşananların birer insanlık suçudur deyip savaş yanlısı her iki tarafa da lanet okumalı, dur demelisin..
Bana ne demeden bu ülke hepimizin, nedir bu kan, bu göz yaşı diyerek onlara da insan olduklarını hatırlatacaksın..